15 Şubat 2015 Pazar

Buruk Gözyaşı

pervasız ölümlere 
patavatsız "iyi bilirler" sığdırdık 
mezar taşı gözyaşlarıyla yıkanırken 
annemin gökyüzüne süzüldüğünü gördüm 
"bana çikolata alacaktın anne, aldın mı?" 
diye sordum, sesi gök gürültüsüyle kesildi 
babam arabaya koydu ıslanmayayım diye 
yüreğimdeki yağmur durmamışken 
erken ölümlere acılar peydahladım 
sessizce düşerken kar taneleri 
ruhumu da öldürdüm 
annemin öldüğü gün... 

kırk yıl bir balığın içinde kalmadım Hz.Yunus gibi, 
sadece annem yokken aklımın odalarında kayboldum.

12 Şubat 2015 Perşembe

Ben Bir Mecnun Olsaydım

Kendi çölünde kaybolan bir mecnun olsaydım,
Kör,
Sağır
Ve dilsiz.
Leyla da çölde gizli bir su pınarı, Tek bir mecnunun bulabileceği bir yakınlıkta,
Tek bir devenin bile bulamayacağı uzaklıkta
Ve ölüm ensemde olsaydı.
Ne güzel olurdu.



7 Şubat 2015 Cumartesi

Aşkın Matemi

Satırlarıma döküyorum şimdi gözyaşlarımı
okurken ıslanıyor musun?


Uçup giden karanlık bir gecenin son aşk alfabesi
kalbin yıkık bir köşesine yazılıyor.


Batan bir geminin son malı olan kalbimi
yetim bırakıyorsun şimdi.


Yalnızlık çarparken suratıma son tokadını
gidip bir şiir yazıyordum satır sonuna.


Sen kovuyordun beni
ben istifa ederken yaşamaya.


Sigara dumanı yakarken gözlerimi
hadım ediyordum sözlerimi.



3 Şubat 2015 Salı

Bir Kadın Seveceğim

"Bir kadın seveceğim,
kaç kere düş(l)eceğimi bilmeden..."
...

kaç kilo düşüm çalındı
kırıkları bana kaldı 
bilmiyorum 
oturdum çizdim kalbimin sol köşesini
yarın bir kadını seveceğim dedim 
düşündüm 
son yalnızlık anları güzel olur diye 
gariban kalmışken şiirlerim 
bi palyaço gülmeye başladı 
fazla güldü 
fazlaca ağladı 
susturdum 
ciğerlerim patlayacakken 
sigarayı söndürdüm 
bi köşeye çekildim 
"yalnızlık" dedim
 "sessiz ol" dedi, 
"devrim var devrim!" 
sessizce darbe yaparken tüm hatalar 
kötülük 
her zaman gece ortaya çıkar

eksilmesin
gözyaşları yağsın 
kalbimin toprakları kurumamalı 
çare ilaçta olsaydı 
şimdi annem kanserden ölmezdi 
ben de bu yalnızlık cehenneminde 
tek tabanca olmayacaktım 
yarın bir kadını sevecektim 
gözleri oldukça ıslak olmalıydı 
yoksa sevmezdim 
bilirsin kadınlar zor sevilir 
eğer bi abaza değilsen 
sessizliğe döndüm ıssız karanlıkta 
"çok soğuksun" dedim 
"sen de yalnızsın" dedi 
yüzüme vurdu yalnızlığımı
utanılacak bir şeymiş gibi 
dedim "en büyük devrim yalnızlık, devrimciyim" 
sustu 
daha çok sustu 
gök delindi 
çatı üstüme çöktü

bir kadını sevdim
tokat yedim 
bütün cansız nesneler güldü 
"susun, gülmeyin" diye bağırdım 
kahkahalar kesildi 
yağmur yağmaya başladı 
ıslandım 
yerimde döndüm dünya gibi 
göğe döndüm, sessizce uzaklaştım 
eve girdim 
duvarı kazıdım 
sustum 
kendimi kaybettim, uyanamadım 
saatin sesi cılız kaldı.


Delirmek Yasak!

protez kalbime
gerçek acılar doldurdum.

çocuk 
ağladı
yeryüzünü ıslattı 
tren çufçuf ederken
bir kız gebe kaldı 
inanır mısın 
nikah gerektirecek bi durum bu 
eğer protez olmasaydı kalbim 
evlenmezdim 
seni sevmeyi beklerdim 
dönmeni her gün düşlerdim 
olmadı ben gelirdim 
olmadı 
olamadı 
kalbim parçalandı 
giderken ağır geldi sözlerin 
treni bekletemedim 
kan kustum arkandan
bi ses geldi kulağıma 
koştum, tıkandım 
tükettim tüm hayalleri 
sokak çalgıcısı 
öyle derinden etkiledi ki beni sesiyle 
yere oturdum, kalkmadım 
güneş arkasına bakmadan kaçarken 
ay müthiş bir girişle 
Erol Taş kahkahasını konuşturdu
sokak çalgısı yanıma yaklaştı 
"ben gidiyorum" dedi, 
hiç ses çıkarmadım 
gitti o da senin gibi 
yalnız kaldım 
ben de İstanbul'u evlat edindim 
o da çok kalabalık olmasına rağmen yalnızdı 
duvara yaklaştım 
kedi yamacıma sokuldu, sürtündü 
köpek geldi bir baba gibi kızarak 
havladı kalın kalın
kediyi kaçırdı 
kızdım köpeğe "yapılır mı bu" dedim
hırladı, sustum 
babasının elini tutarak giden çocuk el salladı bana
güldüm 
yağmur hızlı hızlı düşmeye başladı 
ıslandım, karanlık üstüme çöktü
enkaz altında can çekişirken 
düştüm, bayıldım herhalde bilmiyorum 
bir abi sağolsun hastaneye götürmüş 
röntgen çekmişler 
akciğerlerim bitik 
kalbim yitik çıkmış 
ondan sonra protez kalp taktırdım göğüs kafesime 
ama ne seni unuttum, 
ne de doğunca ağlayan çocuğa bi mendil uzattım.